Allah indinde din, nizam ve sistem demektir... Allah’ın şeriatından başka şeriata uyanlarla... Allah’ın nizamından başka nizamlara tabi olanlarla Rasulullah’ın arasında hiçbir münasebet söz konusu olamaz...

İslam'ı elde etmek için çalışmıyanlarla, Resulullah arasında hiçbir alâka yoktur.

Allah indinde din, nizam ve sistem demektir... Allah’ın şeriatından başka şeriata uyanlarla... Allah’ın nizamından başka nizamlara tabi olanlarla Rasulullah’ın arasında hiçbir münasebet söz konusu olamaz...

Bütünüyle mesele bundan ibaret... İlk karşılaştığımız an yapılacak hareket bu. Hiçbir tafsilata girişmeksizin. Resulullah’ın AIlah'dan gelen bir hükme binaen kendilerinden uzak bulunduğu ve dinlerini bölük bölük fırkaya ayıran bu kitlenin durumuna gelince .. Bundan sonra onların durumu Allah’a havale edilmiştir.
Onları yaptıklarından dolayı hesaba çekecek olan da şüphesiz Allah'tır:

«Onların işi Allah’a kalmıştır. Yaptıklarını O kendilerine sonra bildirecektir»...

I lesap ve ceza hususu bahis mevzuu edilirken, Hak Taâlâ kullarını hesaba çektiği zaman kendi üzerine rahmeti yazdığını beyan ediyor. Ve mümin olarak bir iyilikle huzuru Rabbilâlemine geleni on misliyle mükâfatlandıracağını belirtiyor. Zaten küfürle iyilik yapıl ması söz konusu olamaz. Kötülükle Allah’ın huzuruna varar Ha ancak yaptığı ile karşılık verileceği belirtiliyor. Şüphesiz ki llabbın hiçbir kimseye zulmetmez. Ve kimsenin hakkını zayi et-tniü

160 — Kim ortaya bir iyilik koyarsa ona on katı verilir; ortaya bir kötülük koyan ise ancak misliyle cezalandırlır; Onlar( da bunlar da) haksızlığa uğratılmazlar.

İÇLİ TESBİHLER

Sûrenin son bölümünde —ki bu hâkimiyet ve teşri dâvası ile İlgili kısmın da sonu oluyor— tatlı ve aydınlık ruhlara huzur veren, insanın içerisine güzel tesirler ika eden bir teşbih varid oluyu Bununla birlikte de kati ve kesin bir hüküm belirtiliyor. İlhamlarla dolu olan âyeti kerîmenin tesiri «Söyle»... «Söyle»... «Söyle»... ifadeleri ile tekrarlanan âyetlerle devam ediyor. Ve İk i âyet beşer kalbinin derinliklerinde tcvhidle ilgili derin ve ince tmıaslur icra ediyor. Yol ve din birliği... Hareket ve yöneliş bir-

907

liği... İlâh ve Rab birliği... İbadet ve ubudiyet birliği ile ilgili Bunun yanı sıra da mevcudatı ihata eden İlâhî kanun ve prensipler yer alıyor:

161 — «Şüphesiz Rabbim beni doğru yola, gerçek dine, doğruya yönelen ve puta tapanlardan olmayan İbrahim ’in dini ne iletmiştir» de.

162 — De ki: «Namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm, âlemlerin Rabbi Allah içindir».

163 — «O’nun hiçbir ortağı yoktur. Müslümanların ilki olarak böylece emrolundum.»

164 — De ki: «Allah her şeyin Rabbi iken O’ndan başka bir Rab mı arayayım? Herkesin kazandığı kendisinedir, kimse başkasının yükünü taşımaz; sonunda dönüşünüz Rabbinizedir. O, size hakkında ihtilâfa düşmüş olduğunuz şeyleri haber verecektir ••

165 — Verdikleriyle denemek için sizi yeryüzünün halifelerl kılan ve kiminizi kiminize derecelerle üstün yapan O’dur . Doğrusu Rabbinin cezalandırması süratlidir. Şüphesiz O, G a f ur dur, Rahim ’dir.

Sûre-i celîlenin son kısmında yer alan bu âyeti km m" İm 11 m meler bakımından da baş tarafı ile son derece ii .tün I'" ııvp.nnlıık ve birlik arzediyor. Bundan önce kesilen hayvanlar mininin mink lar, meyveler ve cahiliyet devri insanın kendi eliyle knV'lui’.ıı 1

leri Allah’a iftira ederek onun şeriatının hükmü .•.aydıp.ı bu

yer almıştı. Bu âyetten daha geniş hangi şey o konulanı ih lali ı • d" bilir? Zaten bundan sonra daha fazla delillere ihtiyaç lıİlimi yor:

Şüphesiz Rabbim beni doğru yola, gerçek dine, doğruya yönelen ve puta tapanlardan olmayan İbrahim ’in diıılnr Ih’I miştir» de.

Bu gerçeğin ilânı insana şükür duygusu bahşetmekte, htr/ııı vermekte, yakîn ve güven ihsan etmektedir. Sözle ifade edilen Iha detin yapısında ve manevî delâletinde yakîn... İnsanı hidayete pn tören İlâhî bağa güven... Herşeyi idare eden, koruyup ğü/rlm v hâkimiyeti tahtında bulunduran, rubûbiyet bağına.. Doğru \"l sevkottiği için Allah'a şükür . Yanlış ve gizli kapalı tarafı bulun mayan «doğru yolu», «gerçek dine» . Bu dinin temeli çok i l ıh