2 Mayıs 2016 Pazartesi

O, gökten su indirendir. Her bitkiyi onunla bitirdik, ondan bitirdiğimiz yeşilden, — birbirine benzeyen ve benzemeyen — yığın yığın taneler, hurmaların tomurcuklarından sarkan salkımlar, üzüm bağları, zeytin ve nar çıkardık. Mahsûl verdiklerinde mahsûllerine, olgunlaşmalarına bir bakın. Şüphesiz ki bütün bunlarda îman edecekler için birçok ibretler vardır.

kâinat sayfasında olduğu şekilde sunuyor bütün bunları. Muhtelif tavırlarıyla nazarları bu konulara dikiyor. Çeşitli şekillerde ve muhtelif tarzda kâinat sayfalarını gözler önüne seriyor. İnsan manzaralardaki gelişen hayat sahnelerini ta içinde hissediyor ve hayatı yaratan kudrete dair deliller buluyor. Ayrıca âyeti kerîme gönülleri bu güzelliği görmeye ve ondaki estetik zevke tevcih ediyor:

HAYAT FİLİZİ

99 — O, gökten su indirendir. Her bitkiyi onunla bitirdik, ondan bitirdiğimiz yeşilden, — birbirine benzeyen ve benzemeyen — yığın yığın taneler, hurmaların tomurcuklarından sarkan salkımlar, üzüm bağları, zeytin ve nar çıkardık. Mahsûl verdiklerinde mahsûllerine, olgunlaşmalarına bir bakın. Şüphesiz ki bütün bunlarda îman edecekler için birçok ibretler vardır.

Kur’an’da çok kere söz konusu edilir su. Hayat ve nebatat konusunda hep suyun zikri geçer:

«O, gökten su indirendir. Her bitkiyi onunla bitirdik.»...

Her şeyin yetişmesinde ve gelişmesinde suyun icra ettiği fonksiyon gerek ilkel gerekse medenî, gerek cahil gerekse bilgin herkes tarafından bilinir. Ama Kur’an’ın bütün insanlığa hitap ederken serdettiği mucize suyun gerçekteki bu fonksiyonundan çok daha önemli ve yaygındır. Başlangıçda Allah’ın takdiriyle yeryüzünün sathının yeşermeye ve nebatata elverişli olması için toprağın teşekkülünde su ortaklık etmiştir. (Eğer yeryüzünün bir müddet ateşten ibaret olduğunu sonra donduğunu, sonra da ziraate- elverişli toprağın teşekkül etmemiş olduğunu, fakat suyun ve atmosferdeki amillerin tesiriyle bu donuk kayaların parçalanarak yumuşak topraklar haline gelmesinin mümkün olduğunu ileri süren nazariyeler doğru ise) Sonra su hayata ortaklık mevzuunda bu toprağın yeşermesi işine iştirak etti. Bu da her şimşek çakışında meydana gelen elektrik akımlarını yıldırım şeklinde havadan yere düşürerek nitrojen ve azot temini ile mümkün oldu. Nitrojen suyun teşekkülü için gerekli bir eleman olup yağmurla birlikte iner. Ve yeryüzünde yeniden canlılığı ve verimi temin eder. Bugün insanoğlu bu kâinat kanunlarını taklid ederek buna benzer ameliyeleri yapmakta ve aynı metodu tatbik etmektedir. Şayet toprakta azot ve nitrojen bulunmamış olsaydı yeryüzünde bitkiden eser sürülmezdi:

«Ondan bitirdiğimiz yeşilden —birbirine benzeyen ve benzemeyen— yığın yığın taneler, hurmaların tomurcuklarından sarkan salkımlar, üzüm bağları, zeytin ve nar çıkardık.»

Her bitki yemyeşil doğar ve yeşerir. Âyeti kerîmede ifade edilen « » lâfzı hem genişlik hem de derinlik bakımım!.m

< » lâfzından çok daha geniştir. Bu yeşil bitkiden «yığın yı-

ğın taneler» başak ve benzeri gibi. «Hurmaların tomurcuklnnml'»1» sarkan salkımlar». Bu satırda yer alan ( ) kelimesi ( )

kelimesinin cemi olup küçük tiala söylenir. Hurmada ise esna ıney veyi taşıyan salkım diye adlandırılır. Âyeti kerîmede « j'v* * lâfzının « » lâfzı ile tavsif edilmesi de bambaşka lallı bir

duygu veriyor insana. Zaten çizilen sahnedeki manzaralının balı şettiği duygular son derece tatlı ve engin... «Üzüm İninim!.«• «Zeytin ve nar»... «Çıkardık»... Salkımlarına ve dallarına lap.meiı bütün bu bitkiler «birbirine benzer veya benzeme/» -lYlıdı-ml verdiklerinde mahsullerine, olgunlaşmalarına bir bakın» Mm 1 retli bir hisle bakınız. Uyanık bir kafayla görünü/. I’arl.ıklıı/m ' güzelliğine ve olgunluğuna bakınız. O güzelliğe bakandı i'dilud. ediniz. Âyeti kerîme manzaranın tam bu kısmına geline«- «meyve verdikleri zaman meyvesinden yiyiniz» demiyordu «meyve veııldt lerinde meyvelerine, olgunlaşmalarına bir bakın» diyor Çılnkıl İmi rada bahis mevzuu olan yemek değil, estetik ve güzellikdlr Ayıı ca Allah’ın âyetlerini düşünmek ve hayat sahnesindeki sanalmııı ulviyetini tefekkür ederek ibret almaktadır.1

«Şüphesiz ki bütün bunlarda iman edecekler için birçok lbıol ler vardır»...

Kalpleri açan, kafaları aydınlatan, fıtrî istek ve arzulara cevap verecek alıcı cihazları uyanık bulunduran, insan varlığının kâinatla ilgi kurmasını sağlayan ve herşeyin yaratıcısı Allah’a iman

1. Mıılmınıncd Kııtub'ıın «ImIAiii nıınııtımn metodu» mili enerinde «Kur'ıının Tuhiııtı» l>o İlimline bitkiniz.
H/.ılAI-ll Kııı 'un, C: 5
1'; 21

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder