sistem kapitalizm idi. Ve kapitalizm’e dayanarak feodal sistemden kurtulabilmişlerdi. Tıpkı bunun gibi yine bir zamanlar en geçerli sistem mutlak monarşi idi. Almanya ve İtalya’da Bismarc ve Markzini devirlerinde İtalya ve Alman birliğinin korunabilmesi için en uygun yol mutlak monarşi olarak kabul ediliyordu. Kimbilir yarın hangi sosyal sistem daha geçerli olacaktır. Kulların kullar için koydukları kanunlardan hangisi daha rağbet kazanacaktır? Siz o zaman gelecekte geçerli olan sistemlere dayanarak İslâm’ı hangi kıyafete girdireceksiniz? İnsanların sevdiği hangi elbiselerle onu takdime çalışacaksınız?... İşte bizim sadedi içerisinde bulunduğumuz bu âyet dalgalarının belirttiği hükümler bütün bu hususları ihtiva etmektedir. Evvelâ bu tevcihat; dâva adamının kendi dâvasına sarılarak yükselmesini istemektedir. Binaenaleyh dâva adamı başkalarının arzu ve isteklerine boyun eğmemeli ve bu dini süslü göstermek için taşımadığı adlar ve unvanlarla takdim etmemelidir. İnsanlara hitap ederken onun takip etmediği vasıta ve metodlara baş vurmamalıdır. Hiç şüphesiz ki, Allah âlemlerden müstağnidir... Her şekli ile Allah’tan başka kullara kul olmaktan kurtulup Allah’a kul oİarak Allah’ın dinine girmek istemeyenlere bu dinin ihtiyacı yoktur. Ayrıca Allah’ın; kulların itaat ve isyanlarına da ihtiyacı yoktur.
Hem bu dinin esas hususiyetleri ve temel prensipleri yönünden Allah’ın irade buyurduğu ve beşeriyet için faydalı olduğunu belirttiği bir temel unsuru bulunduğu gibi faaliyet metodu yönünden, hareket sistemi bakımından ve beşer fıtratına hitap eden us-lûbü yönünden de kendisine has bir asaleti vardır. Hiç şüphesiz kİ, bütün hususiyetleri ve prensipleri ile hareket ve ifade metod-Inrıyla bu dini insanlığa gönderen, insanları yaratan ve insanların İçinden geçenleri bilen Allah’ü Taâlâ’dır...
İşte bu âyet dalgaları da bu dinî mübînin insan fıtratına hitap edişinin bir nümunesidir. Evet, muhtelif hitap örneklerinden bir örnek... Evvelâ insan fıtratı ile kâinatın varlığı arasında bir bağlantı kuruyor. Ve kâinattaki müessir unsurların beşer fıtratı ile yüz yüze gelmesini sağlıyor. Beşer varlığını kâinatta mevcut olan o müessir unsurlar karşısında uyarıyor Çünkü Hak Taalâ biliyor ki, insanoğlu kâinattaki İlâhî gerçeklerin derinliğine inceleyip,araştırdıkça mutlaka o gerçekleri kabul edecektir. Zira : «Ancak kulak verenler, icabet ederler»...
Bizim bu sûrei celîlede karşılaştığımız esas örnek şudur
«Ve dediler ki: “Onun üzerine Rabbı tarafından bir Ay**t in dirilmeli değil miydi?”... De ki: “Şüphesiz Allah bir Ayol indirmeye kadirdir. Ne var ki, onların pek çoğu bunu bilmezler” -
Bu âyeti kerîmede Hak Taâlâ Hak’kı tekzip eden, ona Itııışı gelen ve kendi nesillerinin görmesi ile bitecek olan haııknlnı in lep edenlerin sözlerini hikâye ediyor. Sonra bu istekleri yerine ge tirilirse onun arkasında gizli olan gerçekleri belirterek kalple İn*1 dokunuyor. Bundan sonra gelecek olan Allah’ın azabı ve holAUldlı Şüphesiz ki, Allah âyetler indirmeye kâdirdir. Ne var ki, Kalım« ti İlâhî bu âyetlerin inmemesini icap ettirmektedir Hikmeti Hahhaıd de onların bu isteklerinin yerine getirilmemesini gerektirmekte dir...
Ve bir de âyeti kerîme onları bu kısır ve dar düşünce kalıp lan içerisinden alıyor, engin kâinat ummanına götüriiverlym Kvul çevrelerinde bulunan büyük âyetlere. İstedikleri harikaların vnmo da çok cılız kalacağı delillere. Kendilerinden sonra da gole« <l> "lao nesillerin, kendilerinden önceki nesiller gibi her zammı kairp km şıya bulunacakları devamlı kalan sert kâinat sahanına çevlılym gözlerini:
«Yerde yürüyen hayvanlar ve kanatlarıyln uçan kıcılaı «İm cak sizin gibi birer toplulukturlar. Kitab’ta biz biç bit ıjoyl «**• «'*• bırakmadık. Sonra hepsi toplanıp Rablarına getirilerekici«Ilı -
Bu gerçekten dehşetengiz bir hakikattir. O gün bile bu Aınplıır düzenli hiçbir bilgiye sahip olmamalarına rağm*’n içinde bulun dukları düşünce kalıpları ile bu gerçekleri düşünüp, müşahede eıle bilecek durumda idiler... Evet. Çevrelerinde bulunan haşerelerin. kuşların ve hayvanların topluluklar halindeki birleşimlerini.. İlet topluluğun kendisine has bir işareti, bir plânı var. Gerçekten «1« bu hakikatin sahası son derece geniştir. Beşer bilgisi no zıunıuı bıı konuya dalacak olsa görüş ufku engindir. Ne var ki, insanimin bilgisi esas itibariyle bu gerçeği fazlalaştırmaz. Zira bunun yanı sıra ve ona bağlı bulunarak bir gayb gerçeği yer alır : Allah'ın lcdünnl ilminin her şeyi ihııtn etmesi ve llak TaâlA'nm tedbirinin
15 Nisan 2016 Cuma
Evvelâ bu tevcihat; dâva adamının kendi dâvasına sarılarak yükselmesini istemektedir. Binaenaleyh dâva adamı başkalarının arzu ve isteklerine boyun eğmemeli ve bu dini süslü göstermek için taşımadığı adlar ve unvanlarla takdim etmemelidir. İnsanlara hitap ederken onun takip etmediği vasıta ve metodlara baş vurmamalıdır. Hiç şüphesiz ki, Allah âlemlerden müstağnidir... Her şekli ile Allah’tan başka kullara kul olmaktan kurtulup Allah’a kul oİarak Allah’ın dinine girmek istemeyenlere bu dinin ihtiyacı yoktur. Ayrıca Allah’ın; kulların itaat ve isyanlarına da ihtiyacı yoktur.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder