8 Nisan 2016 Cuma

«De ki; yeryüzünde yürüyün, sonra da yalanlıyanların sonunun nasıl olduğuna bir bakın»...

üzerindeki dehşet hemen kalkıverir. Aslında bu çeyrek asırlık zaman İktisadî amillerle bir anda meydana gelen gelişim ve tekâmüllerin oluşması için kâfi değildir. Esas amil Muhammed (A.S.) Alîm ve Habîr olan Allah nezdinden getirdiği nizamda aramak lâzımdır. Esas mucizenin kümelendiği ve toplandığı nokta bu nizamın kendisidir. Çok kere modern materyalizmin bir sahte ilâh olarak putlaştırmağa çalıştığı ekonomik âmillerin gerisinde değil, esas bu nizamdadır sır.

Aksi takdirde bu arap yarımadasında meydana gelen, ansızın ortaya çıkan İktisadî değişim nerdendir. Esas bu İktisadî gelişim inanç sisteminden, İdarî nizamdan, fikir metotlarından, ahlâkî değerlerden, bilgi kaynaklarından ve İçtimaî durumlardan neşet eder. İşte bütün bunlar çeyrek asırlık bir zaman içerisinde ve âniden meydana gelmiştir. Şu hüküm :

«De ki; yeryüzünde yürüyün, sonra da yalanlıyanların sonunun nasıl olduğuna bir bakın»...

Ve bu âyet dalgalarının baş tarafında gelen şu hüküm :
 «Onlardan önce nice nesilleri yok ettiğimizi görmediler mi? Onları, sizi yerleştirmediğimiz bir şekilde yeryüzüne yerleştirmiş, gökten bol yağmur yağdırmış, altlarından ırmaklar akıtmıştık. Fakat onları günahlarından ötürü yok ettik ve artlarından başka bir nesil yetiştirdik»...

Ve buna benzer gerek bu sûrede, gerekse Kur’an’ın diğer bölümlerinde yer alan İlâhî ahkâm bu yeni nizamın bir başka yönünü belirtmekte ve beşer düşüncesine çok mükemmel yenilikler getirmektedir. Ve bâki olan tek nizam budur. Evet, yegâne nizam

i 1/ •
• ¿&P £©5 4^,'v

KiKHnii!iK%KKHnıs%â%^%)8iıniSBa

12 «De ki: Göklerde ve yerde olanlar kimindir?” "Allah’ındır” de. O, rahmet etmeyi kendi üzerine almıştır and olsun ki, sizi varlığı şüphe götürmeyen kıyamet gününde toplayacak!.. Hüsrana düşenler, işte onlar inanmazlar.

13- Gecenin ve gündüzün içinde barınan her şey O’nundm O, hakkiyle işitendir, gerçek bilendir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder