Kim ortaya bir iyilik koyarsa ona on katı verilir; ortaya bir kötülük koyan ise ancak misliyle cezalandırılır; Onlar (da bunlar da) haksızlığa uğratılmazlar.
«Şüphesiz Rabbim beni doğru yola, gerçek dine, doğruya yönelen ve puta tapanlardan olmayan İbrahim’in dinine iletmiştir» de.
De ki: «Namazım, ibâdetlerim, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi Allah içindir.»
«Onun hiçbir ortağı yoktur. Müslümanların ilki olarak böylece emrolundum.»
De ki: «Allah her şeyin Rabbi iken O’ndan başka bir Rab mi arayayım? Herkesin kazandığı kendisinedir, kimse başkasının yükünü taşımaz; sonunda dönüşünüz Rabbinizedir. O, size, hakkında ihtilâfa düşmüş olduğunuz şeyleri haber verecektir.»
Verdikleriyle denemek için sizi yeryüzünün halifeleri kılan vc kiminizi kiminize derecelerle üstün yapan O’dur. Doğrusu Rabbinin cezalandırması sür’atlidir. Şüphesiz O G a f û r’dur,
Rahim’dir.1
4ı
• *
SON TABLO
Daha önce sûre-i celîlenin her sahne ve tablosunda son derece bir (islûb güzelliğine ulaştığını ayrıca sahne ve tabloları arzediş metodunu da bu üstünlüğe paralel olduğunu söylemiş ve bu üstünlük-
I Kn'aıtı: I AO-165.
Sûre : 6 En’am Sûresi
FİZILAL-ÎL. KUH’AN
59
le neyi kasdettiğimizi açıkça söyliyeceğimizi vad etmiştik. Bu sahne ve tablolardaki üstün güzelliklerle bunları sunuş metodundaki üstünlüğün birbirine uygunluğunu arzetmek hususunda birkaç örnek sunalım. Sûrenin akışı içerisinde gelen örnek ifadelerden sadece üç çeşidi üstünde duracağız.
Âyeti celîlenin akışı sahne ve tabloları mütenevvi olarak sunuyor. Fakat hepsi de bir tek fevkalâdelik üzerinde birleşiyorlaı Âyeti kerîme her sahneyi ve her tabloyu öyle bir şekilde sunuyor ki, dinleyenlerin manzaramn karşısına dikmek ve onunla haşir no şir kılmak için bizzat tutuyor sanıyorsunuz. Dinleyiciyi bizzat yitirerek tablo karşısında düşünceye daldırıyor zannediyorsunuz Bu sahne karşısında öyle bir hareket ile durduruveriyor ki, lAfı/lat' az kalsın mücessem varlıklar haline inkılâb ediyor. Ayrıca bizzat sahne ve tabloların içinde de bir takım insanlar ayakta dikilmiş duruyorlar. Dinleyenler onların ayakta dikilişlerini canlı canlı yo rüyorlar. Zaten âyetin akışı da onların durumunu diğerlerim- yön termek ve iyice kavratmak için durduruyor onları...
Kıyâmet sahneleri ve bu sahneleri sunmak hususunda şu tuh lolara yer veriliyor:
Ateşe sürüldükleri zaman, «Keşki Rabbimizin âyetlerini hık A' etmeyerek, iman edenlerden olarak dünyaya geri döndiirtll*<-k» «le diklerini bir görsen!1
Allah’a karşı yalan uydurandan veya kendisine bir şey valiye dilmemişkcn «Bana vahyolundu», «Allah’ın indirdiyi Ayetin glltl ben de indireceğim» diyenden daha zâlim kim olabilir? Ihı /Alimin can çckişirlerken melekler ellerini uzatmış: «Can vcıiıı, bu yllıı Allah’a karşı haksız yere söylediklerinizden, O’nun Ayetlerine lıli yüklük taslamanızdan ötürü alçaltıcı bir azâb ile cezalandırılın ıık siniz» derken bir görsen;
Onlara: «And olsun ki, sizi ilk defa yarattığımız gibi, »ize veı diklerimizi ardınızda bırakarak bize birer birer geldiniz; varlığım/ ılıı ortaklıkları olduğunu sandığınız şefaatçılarınızı beraber görıuil
I. I n'nııı : 27.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder