17 Haziran 2016 Cuma

Rasulullah (S.A.) fetih senesinde M e k k e ’ye girerken devesinin üzerinde secde ederek girmişti

Biz de, zâlimlere, zulümlerinden dolayı gökten azâb indirdik.

Onlar buzağıya tapındıktan sonra da bağışlamıştı Hak Teâlâ , kendilerini. Dağdaki titremeden sonra da... Bütün bunlara rağmen yukarda zikri geçen bunca nimetlerini de ihsan etmişti onlara. Sonra bakıyorsunuz, tabiatları icabı doğru yoldan ayrılıp sapıklığa doğru gidiyorlar. Allah’ın emrine isyan ediyorlar, Allah’ın sözünü değiştiriyorlar. Görüyoruz ki doğrudan doğruya bir şehre girmekle emrolunuyorlar. —Kur’an bu şehrin adını zikretmiyor. Çünkü şehrin adını belirtilmesi hikâyenin muhtevasına birşey ekliyecek değil — Bu şehirdeki bütün nimetler kendilerine mübah kılınıyor ve bunun karşılığında onlardan şehre girerken duâ ile girmeleri, secde ederek dahil olmaları isteniyor. Maksat Allah’ın ihsan ettiği zafer ve üstünlük anında Hakka bağlılığı ilân etmek. — Nitekim Rasulullah (S.A.) fetih senesinde M e k k e ’ye girerken devesinin üzerinde secde ederek girmişti — Bu emre itaatin karşısında da Allah’ü Teâlâ onlara günahlarını bağışlayacağını vaad ediyor ve iyilik yapanların iyiliğini daha da artıracağını belirtiyor... İşte tam bu esnada bir de bakıyorsunuz ki, onlardan bir bölük insan, yapmakla emrolundukları duânın şeklini değiştiriyorlar ve şehre girerken mükellef oldukları hareket tarzını olduğu gibi yerine getirmiyorlar... Niçindi bütün bunlar? Bütün bunlar; içlerinden kendilerini iten doğru yoldan ayrılma arzusunu yerine getirmeleri ve bu duyguyu tatmin etmeleri içindi:

«Onların zulmedenleri kendilerine söylenen sözü başkasıyla değiştirdiler»...

Ve işte o zaman Allah’ü Teâlâ gökten azap indirdi üzerlerine... Evet, bir müddet önce kudret helvası ve bıldırcın eti indirdiği ve yakıcı güneşin altında bulutlarla gölgelendirdiği gökten indirdi azabı...

«Biz de zalimlere, zulümlerinden dolayı gökten azâb indirdik»...

İşte böyle olmuştu onlardan bir bölüğün zulmü. Yani küfrü... Vb böylece kendilerine zulmetmişlerdi. Kendi kendilerini azaba düçar kılmışlardı. Bu beyanda Kur’an onlara nasıl bir azap indiğini açıklamıyor. Çünkü kıssanın ana hedefi bu azap belirtilmeden
tamamlanmış bulunuyor. Maksat Allah’a isyan etmenin neticesini açıklamak, inzar emrini yerine getirmek ve âsilerin kurtuluş İmi kânı bulunmayan âdil cezaya çarptırılacaklarını beyan etmek

HİLELİ OYUNLAR

Bir kere daha dalıyor İsrailoğulları günah ve hataya Aıııa bu kerre onlar emre açıkça muhalefet etmiyorlar. Aksini' hile ya« parak âyetlerin muhtevasından kurtulma yollarına başvuruyorlar, Bunun üzerine bir musibet geliyor onlara. Ve sabredeni i y m İm hı| musibete, çünkü musibete karşı sabır; arzu ve heveslerin tıMIlmlU tutucu bir güce ve tabiata sahip olmayı gerektirir :

163 — Onlara deniz sahilindeki kasabanm halini sor. Ilınıl oi»ı lar cumartesi yasaklarını tecavüz ediyorlardı. Cumartesileri balık* lar su yüzünde görülerek onlara gelirdi. Yasaklarını tecavüz ellik* lcri cumartesileri ise balıklar gelmezdi. Biz onları, yoldan çıkma ları sebebiyle böyle deniyorduk.

164 — Aralarından bir topluluk: «Allah’ın helak edn ejjl v» v< şiddetli azaba uğratacağı bir kavme niçin öğüt veriyorsunuz ’ d# diler. Öğüt verenler: «Rabbinize karşı mazeret olsun, mııalıezi'de» kurtulalım; belki de sakınırlar diye öğüt verdik»» dcdlleı

165 — Onlar kendilerine verilen nasihati uıııılıııını I»»/ <1« ••• snnları kötülükten alıkoyanları kurtardık ve zalimleri, Allalı'ı» <"*• şı gelmelerinden dolayı şiddetli azâba uğrattık.

166 — Bu suretle serkeşlik edip yasak edileni ymııııakıln ı < ■» edince kendilerine: «Aşağılık birer maymun olun» dedik

167 — O vakit Rabbin kıyamet gününe kadar onların ll»»'ib» kendilerini en kötü azâba düçar edecek kimseler göndere» eftİlil y* ininle bildirdi. Şüphe yok ki Rabbin cezayı çabuk verendir Mıılınk kak ki O, G â f û r ’dur, Rahim ’dir.

Burada âyeti kerîmenin seyri İsrailoğullarının nıa/İHİ İle i'H* bir hikâyeyi anlatma tarzını bırakıyor ve Medine ’de kıılaı yalıudi artıklarına cevap verici bir üslup takip ediyor. Buradan dİ haren âyeti kerîme yüz yetmiş birinci âyete kadar M e d 1 n «• d nazil olmuştur. Ve M e d î n e ’de mevcut olan yahudi toplulum ııa cevap mahiyetindedir. M e k k e ’de nazil olan bu ûyelh'i İn d buraya dercedilmiş olması ise, İsrailoğullarının, poygambeı l<1

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder